Herkese selamlar dostlar yeni bir bültene hoş geldiniz! Bugün 16 Şubat 2025.
Bu haftanın öne çıkan haberleri:
Hemen haftanın olayıyla gündeme başlayalım!
Elon Musk, OpenAI'ı 97 milyar dolara satın almak için teklif verdi. Konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "OpenAI'ın bir zamanlar olduğu gibi açık kaynak, güvenlik odaklı ve iyilik için çalışan bir güç haline geri dönme zamanı geldi. Bunun gerçekleşmesini sağlayacağız." dedi.
OpenAI şu an kâr amacı güden bir şirket yapılandırmasına geçiş sürecinde. Ancak Musk'ın teklifi, şirketin mevcut durumunu etkileyebilir. Bir şirketi zorla satın almak iki yöntemle mümkün:
Normalde OpenAI satılık değil ancak Musk, yüksek bir teklif yaparak süreci değiştirmeye çalışıyor. Daha büyük bir teklif gelirse onu da geçmeye hazır olduğunu belirtti.
Sam Altman, Musk’ın teklifine Twitter üzerinden alaycı bir yanıt vererek, "Yok sağol ama istersen 9 milyar dolara Twitter'ı satın alabiliriz." dedi. OpenAI yönetimi ise bu teklifi hızlıca reddetti.
Altman ayrıca verdiği bir röportajda Musk'ı doğrudan eleştirerek şunları söyledi:
Elon çeşitli şeyler deniyor. Bizi yavaşlatmaya çalışıyor. Açıkça bir rakip. xAI için çok para topladı ve bizimle rekabet etmeye çalışıyorlar. Keşke sadece daha iyi bir ürün geliştirerek rekabet etse, ama birçok taktik, sayısız dava ve diğer çılgın şeyler oldu. Şimdi de bu. Biz başımızı eğip çalışmaya devam edeceğiz.
Muhtemelen Musk'ın tüm hayatı özgüvensizlik pozisyonundan geliyor. Ona üzülüyorum. Mutlu bir insan değil bence. Gerçekten ona üzülüyorum.
Şu an için OpenAI, Musk’ın teklifine sıcak bakmıyor. Ancak Musk’ın bu durumu kolay kolay kabul etmeyeceği de açık. Bakalım ilerleyen süreçte neler yaşanacak?
Fransa'nın başkanı Macron, yapay zeka gelişimi için 100 milyar euroluk yatırım yapılacağını duyurdu. Bu yatırım özel sektörden gelecek. Kendisi bu yatırımı ABD'nin 500 milyar dolarlık Stargate programına benzetti. "Avrupa olarak bugün yarışta değiliz. Gerideyiz. Yapay zeka gündemine ihtiyacımız var çünkü yapay zeka konusunda BAD ve Çin ile aramızdaki farkı kapatmak zorundayız." sözlerini söyledi.
Bu açıklamalara ardından Avrupa Birliği'nin 200 milyar euro yapay zekaya yatırım yapacağı haberi de geldi.
Avrupa'da yapay zeka işlerini iyi yapan bir tek Mistral AI var diye biliyorum. Hatta Mistral AI Fransa merkezli bir şirket. Fransa'nın ve Avrupa'nın yapay zeka yarışına agresif girmesi rekabet açısından güzel bir gelişme.
Ancak burada esas soru çipler. Yapay zeka modellerini eğitebilirsiniz ama çip üretimi konusunda ABD'ye bağımlısınız. Avrupa, çipler konusunda da bağımsızlık kazanmayı hedefleyecek mi? Bunu zaman gösterecek.
Çiplerden bahsetmişken OpenAI kendi çiplerinin tasarımını bitirmek üzere. NVIDIA'nın bağımlılığını azaltmak isteyen OpenAI uzun süredir kendi çip tasarımları üzerinde uğraşıyordu. Tasarladıkları çipler hem eğitimde hemde model çalıştırılmasında kullanılması hedefleniyor.
Önümüzdeki 2 ay içerisinde tasarımları Tayvan'a üretim için göndermeyi planlıyorlar. Ardından 6 ay içinde üretim tamamlanacak. İşin sakat yanıysa ilk üretimde çiplerin çalışacağının garantisi yok. Ve her versiyon üretimi için maliyet 500 milyon dolar civarında. Çip üretmek bu yüzden zor.
Microsoft ve Carnegie Mellon Üniversitesi tarafından yapılan araştırma, yapay zekanın insan bilişsel yetenekleri üzerindeki olumsuz etkilerini ortaya koyuyor. Çalışmaya göre, insanlar işlerinde yapay zekaya daha fazla güvendikçe, eleştirel düşünme yetenekleri azalıyor.
Genellikle otomasyon sistemlerinde hata kontrolü kullanıcıya bırakılır. Ancak eleştirel düşünemeyen bir birey hata kontrolünü sağlıklı yapamayacaktır. Bu durum, özellikle tekrarlayan işlemler içeren iş kollarında daha belirgin hale geliyor.
Her teknoloji beraberinde kendi tuzaklarını getiriyor. Belki de yapay zekanın en büyük riski, insanın eleştirel düşünme becerilerini zayıflatması olacaktır, kim bilir. Bazı şeyleri içinde yaşıyorken görmesi zor olabiliyor.
Apple, Çin'deki iPhone cihazlarında yapay zeka desteğini Alibaba’dan alacak. Çin, dünyanın en büyük akıllı telefon pazarlarından biri ve Apple, yeni iPhone modellerinde yapay zekayı ön plana çıkarmıştı. Ancak Çin'de, Apple bu hizmeti doğrudan sağlayamıyordu.
Bu nedenle bir süredir Bytedance ve Alibaba ile görüşmeler yürütülüyordu. Sonuç olarak, Qwen modelinin geliştiricisi Alibaba ile anlaşmaya varıldı.
Google'ın eski CEO'su Eric Schmidt, Batılı teknoloji devlerini açık kaynak yapay zeka konusunda uyardı. Şu an Batı'da Llama dışında tüm büyük yapay zeka modelleri kapalı kaynak. Eğer bu durum böyle devam ederse, Çin açık kaynak standartlarını belirleyen ana güç haline gelebilir. Çin'deki üniversiteler açık kaynak yapay zekalara erişebildiği için bu durum, teknolojik ilerlemeyi hızlandırabilir. Bunun sonucunda ABD yapay zeka yarışında geri kalabilir.
Schmidt’in endişeleri temelsiz değil. Llama gibi tam anlamıyla açık kaynak olmayan bir model bile yayınlandığında, birkaç ay içinde büyük gelişmeler kaydedildi. Açık kaynaklı yapılar:
Schmidt, eğer Batı açık kaynak yapay zekayı tamamen terk ederse, endüstri standartlarını Çin’in belirleyeceğini ve asıl yeniliklerin Çin'deki araştırmacılar tarafından ortaya konacağını söylüyor.
Bakalım DeepSeek gibi projeler sonrasında ABD'deki yapay zeka üreticilerinin bu konudaki yaklaşımı değişecek mi??
Google, yapay zekayı kullanarak kullanıcıların gerçek yaşını tahmin etmeyi planlıyor. Buna göre, kullanıcının yaptığı aramalar, izlediği içerikler ve web aktiviteleri analiz edilerek yaş tahmini yapılacak.
Şu an için bu sistemin nasıl uygulanacağı ve yanlış tahminlerin nasıl yönetileceği belirsiz. Google’ın bu teknolojiyi nasıl optimize edeceği merak konusu.
OpenAI, O3 serisi modellerini iptal etme kararı aldı. Bunun nedeni, ChatGPT arayüzünde birden fazla model seçeneğinin olması ve kullanıcıların kafa karışıklığı yaşaması. Sam Altman, herkesin tüm işlemlerini tek bir model üzerinden yapabilmesini hedefliyor.
Sosyal medyada Scarlett Johansson ve birçok ünlüyü içeren bir yapay zeka videosu viral olunca, Johansson yetkililere deepfake içeriklere yönelik yasal düzenlemeler getirilmesi çağrısında bulundu.
"ABD hükümetini yapay zeka kullanımını sınırlayan yasaların çıkarılmasını öncelikli konu haline getirmeye çağırıyorum; bu durum, insanlığın yakın geleceğini büyük ölçüde etkileyen ve parti gözetmeyen bir meseledir."
Deepfake teknolojisi artık durdurulamaz bir noktaya ulaştı. Gelişimi hızla devam ediyor ve internet ortamında yayılması engellenemiyor. Deepfake'i yasalarla durdurmak maalesef artık mümkün değil:
Pandoranın kutusu bir defa açıldı mı kapatması imkansız.
Brave'e gelen yeni özellikle, web sitelerine istediğiniz JavaScript (JS) kodunu enjekte edebileceksiniz. Daha önce TamperMonkey veya GreaseMonkey gibi eklentileri duymuşsunuzdur; Brave şimdi bu işlevselliği tarayıcıya yerleşik olarak getiriyor.
Yeni özellik sayesinde tarayıcı deneyiminizi tamamen kişiselleştirebilirsiniz. Mesela neler yapılabilir?
Tabii ki bunlar sadece birkaç örnek. JS enjekte edebileceğiniz için yapabilecekleriniz sınırsız! Daha fazla örnek için "user scripts" diye aratarak internette hazır scriptlere göz atabilirsiniz.
Brave'in bu yeniliği, tarayıcı deneyimini geliştirmek isteyen kullanıcılar için faydalı.
KDE Plasma 6.3 yayınlandı! Büyük bir sürüm olmasa da önemli iyileştirmeler ve yeni özellikler içeriyor.
Bir KDE kullanıcısı olarak KDE'nin sürekli iyileştirme yapmasını seviyorum.
Özgür yazılım camiasında bu hafta Fedora ve OBS Studio arasında gerginlik yaşandı. Fedora, kendi Flatpak deposunda OBS Studio’nun bozuk bir versiyonunu paketledi. Bu durum, OBS geliştiricileri tarafından tepkiyle karşılandı.
OBS ekibi, Fedora’ya ulaşarak:
Sonra bu durum da Fedora Flatpak Deposu silinsin diye bir konuya yol açtı ve günün sonunda Fedora olayı uzatınca OBS geliştiricileri sinirlendi ve ya bunu silin ya da sizi mahkemeye vereceğiz dediler.
Peki, OBS açık kaynak bir yazılım değil mi? Nasıl dava açabilirler?
OBS açık kaynak olsa da, markası koruma altında. Eğer bir yazılımın değiştirilmiş versiyonu düzgün çalışmayacak şekilde orijinalmiş gibi sunulursa, bu markaya zarar verebilir.
Fedora, OBS’nin adını kullanarak düzgün çalışmayan bir versiyon dağıttığı için OBS ekibi yasal işlem tehdidinde bulunabiliyor.
Fedora geliştiricileri bence mevuzuyu gereksiz uzatmış. Fedora kullanırken de ben zaten Fedora'nın flatpak deposunu kullanmayı tercih etmiyordum. Flatpak'ın ana deposu olan flathub çok daha iyi çalışıyor.
Jeep marka araçların ekranlarında artık reklamlar gösterilmeye başlandı. Üstelik en kötü yanı, her durduğunuzda bu reklamlarla karşılaşmanız.
ABD'deki Jeep kullanıcıları, trafikte her durakladıklarında reklam çıktığını ve navigasyona erişimlerinin kısıtlandığını fark etti.
Diyelim güncellemeyle bu sorunu çözdüler. Her durdurduğunuzda reklam çıkmasa bile, satın alınmış bir üründe düzenli olarak reklam gösterilmesi sıkıntılı bir durum.
Son zamanlarda araç içi reklamlara yönelik benzer uygulamalar duyuluyor. Umarım bu durum ilerleyen süreçte daha da yaygınlaşmaz.
ABD'deki bir eyalet, sinemalarda bilet satışı sırasında kaç dakika reklam gösterileceğini ve filmin tam olarak hangi dakikada başlayacağını açıklayan bir yazının bulunmasını zorunlu kılacak bir yasa önerisi sundu.
Sinemacılar, bu yasanın finansal olarak kendilerini zorlayabileceğini ve sinema gelirlerinde kayıplara yol açabileceğini savunuyor.
Benim sinemalarda hiç anlamadığım konulardan birisi neden para ödediğim halde içeri girdiğimde bir de tonlarca reklam izliyorum? Bana hep saçma gelmişti ve umarım bu tarz bir yasa Türkiye'de de geçer. Sinemaya gitmeyeli de çok uzun zaman oldu. En son koronadan önce gitmiştim.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, market fiyatlarını karşılaştırmak için yeni bir platform oluşturdu: marketfiyati.org.tr
Bu site sayesinde tüketiciler, birçok gıda ürününün farklı marketlerdeki fiyatlarını karşılaştırabiliyor. Platformda bulunan marketlerden bazıları:
Bu gelişme, özellikle ekonomik dalgalanmaların olduğu bu dönemde tüketiciler için kolaylık sağlayabilir.
YouTube CEO'sunun yaptığı açıklamaya göre, ABD'de birçok insan YouTube'u televizyondan izlemeyi tercih ediyor. Kendi istatistiklerime baktığımda, bu durumun sadece ABD ile sınırlı olmadığını düşünüyorum. Bizim kanalda da son aylarda televizyondan izlenme sayısı önemli ölçüde artmış.
Bu eğilim, uzun video formatlarının gelecekte daha fazla ilgi görebileceğini gösteriyor. Genellikle TV’den shorts izlenmez. İnsanlar TV'de içerik açtıklarında arkasına yaslanıp rahatlamak ister.
Bu nedenle, daha uzun videolar gelecekte trend olabilir.
Apple kullanıcıları artık bir hesapta satın aldıkları müzik, filmler ve uygulamaları başka bir hesaba aktarabilecek. Bu özellik sayesinde, eski hesaplarında kalan satın alımlarını ana hesaplarında kullanmaları mümkün hale geliyor.
Bu özellik şu an için Avrupa, İngiltere ve Hindistan'da mevcut değil. Türkiye’de aktif olup olmadığı doğrulamadım.
Bu haftaki ilk videomuzda DeepSeek'i bilgisayarınızda nasıl çalıştırabileceğinizi gösteriyorum.
İkinci videomuzda MacOS uygulama buzdağıyla keşfe çıkıyoruz.
Bu haftaki bültenin de sonuna geldik. Haftaya görüşmek üzere!